Dünya genelinde kalp ve damar hastalığı birinci ölüm nedeni olarak devam ederken uzmanlar erken tanı sayesinde hastalığın gelişme hızını yavaşlatmanın önemine değinen Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, bu hastalıklara karşı alınması gereken önlemleri açıkladı.
2018 yılında TUİK verilerine göre 162 bin kişi civarındaki vatandaşımızın dolaşım hastalıklarından dolayı hayatlarını kaybettiğini belirterek “Yaşanan bu ölümlerin 80 bin civarı korner kalp hastalıklarından kaynaklanıyor. Tanı ve tedavinin bu kadar ileri seviyede olduğu bir dönemde kişilerin sinsi kalp hastalıkları yüzünden meydana gelmesi üzücüdür. Şayet erken tanı yapılarak tedavilerine başlanmış olsaydı 2018 yılında 162 bin kişinin en az 100 bin civarındaki kişinin hayatını kurtarmak mümkün olabilirdi. Sigara ve alkol tüketimi, şişmanlık, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, ailede kalp hastalığının sık görülmesi genetik faktörler hastalığın risk faktörleridir.” dedi.
Kalp ve damar hastalığı olmasa dahi her 5 yılda bir kontrol yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren “Bir çok kişi kalp rahatsızlığı öncesinde herhangi bir şikayetleri olmayan kişilerin başına geldiği özellikle 40 yaş üzeri herkesin en az bir defaya mahsus kalp ve damar hastalıkları yönünden değerlendirmeden geçmesi gerekmektedir. Aile hikayelerinde kalp ve damar hastalıkları bulunan bir çok kişinin daha çocuk denebilecek yaşlarda bypass ameliyatı geçirmiş olduğunu unutmamak gerekir. Risk faktörlerini taşıyan kalp ve damar hastalıkları bulunan kişilerin de her yıl kontrollerini yaptırmaları gerekmektedir. Erken tanı hastalığın hızını yavaşlatacağı gibi hastalığın ilerlemiş durumlarında stent, balon ve yapılacak ameliyatlarla hastalığı hayati komplikasyona sebep olmadan tedavisi mümkündür. Ayrıca bir şehir efsanesi olan kolesterol ilacı kullanmanın kalp krizine yol açacağı gibi söylemlerden uzak durun” diyerek sözlerini tamamladı.
