Özellikle 50 yaş sonrasında başlayan ve halk arasında ‘kemik erimesi’ olarak bilinen ‘osteoporoz’, vücuttaki tüm kemikleri etkileyen, kemiğin yoğunluğunun ve kalitesinin azaldığı sistematik bir hastalık olarak gösteriliyor. Osteoporoz kemiği zayıflatan ve basit bir darbede dahi kemiğin kırılma riskini doğurur. Ülkemizde yapılan araştırmalara göre 50 yaş üzeri her 2 kişiden 1’inde düşük kemik kütlesi, 4 kişiden 1’inde ise kemik erimesi görülüyor.
Kemik sağlığı için kalsiyumun çok büyük önemi olmasına rağmen tek başına yeterli olmadığı bilinmektedir. Beraberinde başka vitaminlerle takviye edilmediği müddetçe vücuda alınan kalsiyum damarlarda birikerek, damar sertliğine yol açabilir. Bu da bireylerde inme ve kalp krizi gibi riskler doğurur.
Kemik sağlığı için kalsiyum ile birlikte hem K2 hem de D3 vitamini takviyesi yapılmalıdır. Bu her iki vitaminin farklı görevleri bulunmaktadır. K1 vitamini kan pıhtılaşmasında rol oynarken K2 vitamininin böyle bir etkisi bulunmaz. K2 vitamini, yağda çözünebilen ve vücutta depolanan bir vitamindir. Emiliminin yüksek olabilmesi için yağlı besinlerle birlikte alınması gerekir.
K2 vitamini natto hariç hiçbir besinde bulunmuyor. Bu yüzden de besin yoluyla K2 vitamini alabilmek çok zor. Natto ise Japon kültüründe kahvaltılarda tüketilen bir besin. Soya fasulyesinin fermantasyonuyla yapılıyor. Soyanın fermantasyonuyla birlikte nattoda doğal K2 vitamini oluşuyor. Mena K2+D3‘te bulunan K2 vitamini kaynağı da nattodan alınan doğal K2 vitaminden geliyor.