Kış aylarının gelmesiyle birlikte havaların soğuması sonrasında soğuk algınlığı, halk arasında “üşütme” olarak adlandırılan ancak üşütme ile ilgisi olmayıp yüzden fazla virüsün sebep olduğu basit üst solunum yolu enfeksiyonu yaşarız. Uzm. Dr. Ufuk Özışık, “Soğuk algınlığı toplum arasında nezle olarak da adlandırılır. Bazı kişiler soğuk algınlığını grip olarak zanneder ama bu yanlıştır. Soğuk algınlığı gripten daha farklıdır ve iyi seyirli olup kısa sürer.
Spor yapmayan, güneşe çıkmayan ve aktif yaşamayan bireylerde soğuk algınlığının daha kolay ortaya çıkabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Ufuk Özışık, “Soğuk algınlığının ilk belirtileri hapşırık, kaşıntı ve burunda karıncalanma olabilir. Daha sonrasında boğaz ağırısı ile kişiyi rahatsız ederken ertesi gün boğaz ağrısı ve halsizlik geçer ve nezle başlar. Genellikle 2-3 gün içinde vücut düzelir ancak nezle ve burun tıkanıklığı yakınmaları sürer.
Soğuk algınlığına yakalanılması durumunda bireylerin bol sıvı tüketmesi, dinlenmesi ve taze sebze ve meyve tüketmelerini tavsiye eden Uzm. Dr. Özışık, “Ayrıca bu dönemde hapşırma ön planda ise ilaç tedavisi uygulanabilir. Hastalık çok kısa sürelidir. Bir komplikasyona neden olmadan iyileşir. Soğuk algınlığından korunmak için bol sıvı tüketmeli, kalabalık ve nemli ortamlardan uzak durulmalı, açık havada yürünmeli ve koruyuculuğu yüksek olan zencefil, ıhlamur gibi bitkisel çaylar kullanılmalıdır.” diye konuştu.