Yapılan araştırmalarda kanser hastalarının koronavirüse yakalanma riskinin oldukça yüksek olduğu ortaya çıkarken kanser hastası kişilerin aldıkları tedaviler yüzünden bağışıklık sistemlerinin zayıfladığı ve bu bağışıklık düşüşünün koronavirüse yakalanma oranını yükselttiği ve koronavirüse yakalanıldığında ağır geçirmelerine neden olur. Özellikle kan veya kemik iliği kanseri olan hastaların yüzde 10-15’i, diğer kanser hastalarının yüzde 5’i bir şekilde koronavirüse yakalandığı bilimsel olarak ispatlanmıştır.
Kanser hastasının tedavisi esnasında vücuduna koronavirüs enfeksiyonu girerse, tedavi süreci ciddi bir sekteye uğruyor. Kan ve kemik iliği kanser hastaları daha büyük risk altındadır. Hastalık kontrol altına alındığında bu risk daha da azalıyor.
Bilindiği üzere koronavirüsten korunmanın en güvenli yöntemi aşıdır. Bu yüzden kanser hastalarının aşılanması gerekmektedir. Yapılan aşılanma sayesinde hastalarımızda antikor gelişimini sağlarsak, koronavirüs enfeksiyonuna yakalanmamalarını; hatta yakalanırlarsa da aşılandıkları için daha hafif geçirmelerini sağlayabiliriz.
Kanser hastaları kemoterapi döneminde de aşılarını yaptırabilirler Kanser hastasının aşılandığı dönemde en büyük sıkıntı vücutlarının zayıf olma durumlarıdır. Bu durumda olan kişilerin ameliyat olmadan önce hekimleri ile görüştükten sonra aşılanmaları gerekmektedir.
Kanser hastalığını atlatmış ve artık tekrar hastalığın nüksetme ihtimali olan herkesin düşünmeden aşılanmaları gerekmektedir. Çin’den gelen veriler bize gösterdi ki; hayatınızın herhangi bir döneminde bir kanser rahatsızlığı geçirdiyseniz, koronavirüse yakalanma ihtimaliniz diğer insanlara göre daha yüksektir. Ve bu ihtimal her daim yüksek olacaktır. Her ne olursa olsun aşı yaptırmakta fayda vardır.”